RENK ALGISINI ANLAMAK
RENK ALGISINI ANLAMAK
Endüstriyel renk uzmanlarının çoğu, gerçeklere dayalı renk yönetimi için spektrofotometreleri renk iş akışlarına dahil etmenin değerini bilmektedirler. Ancak görsel değerlendirme tasarım, geliştirme, renk formülasyonu, üretim ve kalite güvence süreci boyunca çoğu endüstri dalında hala önemli bir rol oynamaktadır.
Spektrofotometre ile yapılan ölçümler prosesin belirlenen değerler dahilinde çalıştığını gösterebilirken, görsel değerlendirme bazı nedenlerdenden dolayı hala önemini korumaktadır. İster yeni bir oyuncak, ister yeni bir araba olsun, bir ürün satın alan müşteriler, bu satın alma kararını gördüklerine göre verir. Ek olarak, renk ölçüm cihazları rengi çok doğru değerlendirirken, insan gözünün aksine çevresindeki renklerden etkilenmezler. Bir ürüne bakan müşteriler, çevredeki tüm renkleri görecek ve renk algıları, bu renklerin birbirleriyle etkileşim biçiminden etkilenecektir. Geliştirme, üretim ve kalite güvence sürecinde bu etkiler yalnızca görsel değerlendirme kullanılarak değerlendirilebilir.
Bu yazıda, renk algısının kişiden kişiye nasıl değiştiği incelenecektir. Ayrıca, plastik, tekstil, boya ve kaplama, otomotiv ve diğer endüstrilerdeki endüstriyel operasyonların, optimum renk kalitesini sağlamak, israfı, yeniden işleme ve döngü süresini azaltmak için görsel değerlendirme sürecini optimize etmek için atabileceği adımlar belirlenecektir.
İşinizi Başarılı Şekilde Renklendirin
İşletmeniz için renk ne kadar önemlidir, ya da daha spesifik olarak doğru renk ne kadar önemlidir? Ürünler rafa veya showroom’a ulaştığında dikkat çekiyor mu? Güven veriyorlar mı? Anında marka tanınırlığı sağlıyorlar mı?
Renk, tüm bu soruları yanıtlamada bir faktördür. Araştırmalar, satın alma kararının % 70’inin rafta veya showroom’da verildiğini ve tüketicilerin “daha taze” bir ürün almak için solmuş görünen bir paket veya ürünü değil, daha parlak renklere sahip olanları tercih edeceğini göstermektedir.
Renk İlhamı
Harika bir renge kavuşmak onu düşünmekle başlar. Bu aşamada ürün konseptleri, onları öne çıkaracak renklerle birlikte hayal edilir. Tasarımcılar, renkleri seçerken genellikle sektörlerine özel Pantone Referans Kılavuzlarını kullanırlar. Renk katalogları bu anlamda çok işe yarar, ancak zamanla yıpranmalarının en aza indirilmesi için uygun şekilde bakılmaları gerekir. Renk katalogları kirlenir veya çok fazla ışığa maruz kalırlarsa, renkler solacak ve / veya zarar görecek ve renk spesifikasyonu sürecindeki değerleri azalacaktır. İyi Bakımlı Kılavuzlar, renk seçimi için harika bir başlangıç noktasıdır ve karşılaştırma amacıyla süreç boyunca kullanılabilir.
Renkli Görmeyi Etkileyen Koşullar
Genellikle rengi bir sabit olarak düşünürüz, ancak gerçek şu ki, herkes rengi farklı görür. Renge bakanlar, günün saati, çevresel koşullar, retina yorgunluğu ve hatta giydikleri giysiler veya bir önceki gece ne kadar uyudukları gibi bir dizi faktöre bağlı olarak renkleri farklı zamanlarda farklı görürler.
Renk körlüğünün aksine renk görme yetersizliği oldukça yaygındır. Aslında, her 13 erkekten biri renkleri çok doğru göremez. Kadınlar için bu oran sadece 300’de birdir.
Genel olarak bilinen birkaç renk görme kusuru vardır, ancak en yaygın olanı kırmızı-yeşil renk körlüğüdür. Yaş, ayrıca renk görmede bir faktör olabilir. Yaşlandıkça renk algımız azalmaya başlar. Bir protein pigmenti olan karoten, korneayı istila eder ve yavaşça sararmasına neden olarak renk görme yeteneğini azaltır. Bunun başlangıcını fark etmek zordur fakat bu durum başladıktan sonra devam edecektir.
Gözlerimiz ayrıca stres, hastalık ve ilaçlar gibi vücudumuzun işleyişinde rol oynayan yaşam streslerinden de muaf değildir. Kültürel, bölgesel ve etnik etkiler bile rengi nasıl algıladığımızı etkileyebilir. Kullandığınız gözlüğün UV koruyucu kaplaması, eğer kullanıyorsanız kontakt lensinizin uçuk mavı rengi renk görmeyi etkiliyebilir. (lensler düştüklerinde kolay bulunabilmereri için üreticileri tarafından çok uçuk olarak renklendirilir)
Bunlar, renk açısından kritik ortamlarda, rengin görsel değerlendirmesiyle ilgilenen herkesin rengi gerçekte ne kadar doğru gördüklerini anlamalarının önemli olmasının nedenlerinden bazılarıdır. Çözümlerden biri, özellikle işlerinin bir parçası olarak görsel renk değerlendirmesi yapmaları gerekiyorsa, renkle etkileşime giren hem kurum içi hem de saha personeli için renk görüşünü periyodik olarak test etmektir. Farnsworth-Munsell 100 Hue Testi (veya FM100 Hue Testi), uygulaması kolay bir testtir ve bir bireyin renk görüşünü ölçmek için oldukça etkili bir yöntemdir. 40 yıldan uzun süredir hükümetler ve endüstri tarafından kullanılan global bir standart olan “FM100 Hue Test”i, renk görme kabiliyetini değerlendirmek için önemli bir araçtır.
Renk bilimcileri tarafından önerilen diğer renk değerlendirme tavsiyeleri:
- Renge bakmadan önce gözlerinizi dinlendirin, hızlıca bakın ve bir sonraki değerlendirmeden önce tekrar dinlenin. Yorgun bir göz, özellikle güçlü bir renk tarafından aşırı uyarıldıktan sonra doğru renk yargıları yapamaz.
- Her zaman çevrenize dikkat edin. Bakılan rengi çevreleyen renkler onu farklı gösterebilir. Rengi değerlendirirken, hiçbir şeyin görüşünüzü gölgelemediğinden emin olmak için bir ışık kabini kullanın ve ışık kabinini doğru çalışır durumda tutun.
- Renginizi aydınlatan ışık türünü tanıyın. Işık kabini, aydınlatma koşullarını kontrol etmenize ve tutarlılığı sağlamanıza yardımcı olur.
- Renkleri karşılaştırırken, kontrollü aydınlatma koşulları altında nötr bir ortamda onları yan yana görüntüleyin.
- Görsel değerlendirmeye ek olarak renk değerlerini sayısal olarak görmek için bir renk ölçüm aracı kullanın. Bir kolorimetre veya spektrofotometre, sübjektif değerlendirme yerine objektif ölçümler sağlar ve çevredeki renklerden etkilenmez.
Gün Işığının Hep Aynı Özellikte Değildir
Doğal gün ışığı genellikle renk yargısını bozmayan tek ışık kaynağı olarak kabul edilir. Ancak “doğal gün ışığı” ile ilgili sorun, görünüşünün ve spektral özelliklerinin günden güne, mevsimden mevsime ve hatta aynı gün boyunca önemli ölçüde değişebilmesidir. Bulutlu bir gün gri ve sıkıcı görünebilir; buna karşın kristal berraklığında parlak bir gökyüzü ise çok mavi görünebilir. Gün ışığı kalitesindeki değişiklikler, atmosferik koşullardan, mevsimlerin değişiminden, günün saatinden,hava kirliliğinden, bulunduğunuz yerin irtifasından ve hatta bir şehirde veya ülkede olmanıza bağlı olarak etkilenir.
Aşağıdaki görüntü, renk algısının günün saatine göre nasıl değişebileceğini göstermektedir. Öğlen saatlerinde araba kesinlikle kırmızı görünüyor, ancak geceleri çok daha mavi bir ton alabilir.
Gece Öğlen Floresan ışığı Gün batımı
Bir rengi değerlendirmek için öğlen saatlerinde dışarıya çıkmak, renk kalite kontrolü için çok doğru bir yaklaşım değildir. Renk değerlendirme açısından uygun olmayan ortamlar için en iyi çözüm, her zaman tutarlı aydınlatma sağlayan bir ışık kabinidir. Piyasada birçok ışık kabini seçeneği vardır, bu nedenle ürünlerin yaşam döngüleri boyunca karşılaşabilecekleri aydınlatma koşullarını dikkate alarak ve bu koşulları doğru bir şekilde simüle edebilecek bir ışık kabinini seçmek önemlidir. Ürünler öncelikle ev ortamında mı? süper markette mi? dış ortamda mı? yoksa şimdiye kadar sayılan her ortamda mı? bulunacaktır. Ürünün görüleceği her ışık kaynağı kullanılarak renk değerlendirme yapmılmalıdır. Örneğin, plastik bahçe süsleri üretimi için, ürünlerin gün ışığı kaynağı ve flüoresan mağaza aydınlatması altında güzel görünmeleri istenir. Veya parçaları farklı tesislerde üretilmiş kulaklıkları düşünelim. Farklı malzemelerde aynı rengi elde etmek kolay değildir. Deri kulak pedleri, köpük kafa yastığı ve baskılı metal kenarların fabrika aydınlatması altında renlerinin eşleşiyor olması, o kulaklığın mağazanın floresan ışıkları altında, dış ortamda güneşte veya ev ortamının aydınlatmasında eşleşecekleri anlamına gelmez.
Beyazdan daha beyaz
Rengin görsel değerlendirmesindeki diğer husus, plastikler, boyalar – kaplamalar ve kağıt dahil olmak üzere bir dizi malzeme üzerinde “beyazdan daha beyaz” bir etki elde etmek için optik beyazlatıcı ajanlarının (OBA) kullanımıdır. Bu optik beyazlatıcılar, ürünlere daha parlak, daha beyaz bir görünüm kazandırır ve beyaz ürünlerde zamanla oluşabilecek sararmayı önler.
OBA kullanılan üretim süreçlerinde renk tutarlılığını doğru bir şekilde ölçmek ve korumak zordur. OBA’ların eklenmesi ürünlerin daha parlak olmasını sağlarken, üretim sürecinde rengin algılanma şeklini temelden değiştirir.
OBA’lar flüoresans renkler gibi davranır. 400 nanometrenin (nm) altındaki dalga boylarında görünmez ultraviyole (UV) radyasyonu absorbe ederler ve bir elektro fiziksel değişim yoluyla, ışığı çoğunlukla görünür spektrumun mavi ucunda yaklaşık 400 ila 450 nm’de yayarlar. Bu ışık, parlatıcı kullanılan ürünlerden yayıldığında, “beyazdan daha beyaz” bir renge sahip olarak algılanırlar, çünkü OBA ile parlatılmış malzemeden gözlenen ışık, malzemenin üzerine düşen ve yansıyan ışık ile OBA nın yaydığı ışığın toplamıdır. “Siyah” ışık olarak adlandırılan ultraviyole ışık kaynağı altında, çeşitli miktarlarda OBA içeren ürünlerdeki görünür renk farklılıkları net bir şekilde tespit edilebilir. Daha fazla OBA içeren ürünler daha açık görünürken, daha az OBA içeren ürünler daha koyu görünecektir. OBA’ların miktarını ve etkisini doğru şekilde değerlendirmek için, UV bileşenli bir aydınlatma kaynağı gereklidir.
Daha az OBA Daha çok OBA
Ultimate Textiles gibi şirketler, görsel değerlendirmenin doğru yapılabilmesi için kontrollü bir ortam oluşturmuşlardır. Başkan Anthony Guarriello, renklerin incelendiği ve ölçüldüğü ortamın aydınlatmasının önemli olduğunu anlamıştır. Bu amaçla, boyacıların masaları üzerinde kontrollü aydınlatma ve laboratuvarda bir X-Rite SpectraLight ışık kabini kullanılmaktadır. Numune odası, boyacıların ofisi ve laboratuvarın aydınlatılmasında TL-84 dar bant 4.100 0K ışık kaynağı kullanılmıştır ve bu odaların duvarları ise Munsell Natural Gri ile boyanmıştır.
Malti Rugs of India firması, SpectraLight QC armatürlerle donatılmış bir X-Rite Harmony Room ile aydınlatmayı bir adım öteye taşıyor. Prova ve değerlendirme alanları olarak adlandırılan bu özel tasarlanmış görsel değerlendirme odaları, müşteri deneyimini simüle eder ve renk paleti uyumu ve doğruluğu için ürünün değerlendirilmesi yapılmasına imkan sağlar. Harmony Odasında, optimum görüntüleme koşullarının sağlanması için tavanlarda ve/veya duvarlarda ve ayrıca mobil standlarda SpectraLight QC armatürler bulunmaktadır. Malti Rugs ayrıca, boyama işlemi sırasında numune iplik çilelerinin kontrollerinin hızlı yapılması için boyahanede bir X-Rite Judge II ışık kabini kullanıyor ve bunları Harmony Room’da incelenen onaylanmış örneklerle karşılaştırıyor. Sonuç olarak şirket, ilk denemede renk onaylarını alıyor ve üretim sürecinde büyük miktarda zaman tasarrufu sağlıyor.
Mükemmel Renklere Ulaşmak ve sürdürmek
Renk sanatı ve biliminde lider olan X-Rite, endüstriyel sektördeki şirketlerin mümkün olan en iyi renk yönetimi süreçlerine sahip olmalarına yardımcı olacak zengin bilgi birikimine sahiptir. Rengin görsel değerlendirmesi, kontrollü aydınlatma sistemleri, formülasyon çözümleri, renk ölçüm cihazları ve daha fazlası hakkında bilgi edinmek için www.xrite.com/resources adresini ziyaret edebilirsiniz.